Bakmakla yükümlü olmayan yakın için izin verilmeyeceği
Memura, Sigortalı olan özürlü yakınının günlük bakımı için 2010/2 sayılı Başbakanlık Genelgesine göre izin verilip verilemeyeceği hk. (22/10/2012-16059)
Bilindiği üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 102 nci ve 103 ncü maddeleri; memurların hizmet yılları itibariyle yıllık izinlerini nasıl ve ne şekilde kullanacaklarını, değişik 104 üncü maddesi; doğum, evlenme ve ölüm gibi hallerde ve bu hallerden başka mazerete dayalı verilecek mazeret izinlerinin süresini ve esaslarını, 105 inci maddesi; memurların hastalanmaları halinde verilecek hastalık izinlerini, değişik 108 inci maddesi ise; memurların bakmakla yükümlü olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerini raporla belgelendirmeleri şartıyla verilecek aylıksız izinlerle, bazı durumların gerçekleşmesi halinde verilecek aylıksız izinlerin süre ve esaslarını hükme bağlamış olup, mezkur Kanunda Devlet memurlarına bakmakla yükümlü olduğu özürlü aile bireyinin günlük bakımı için izin verilmesine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, 30/01/2010 tarihli ve 27478 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Sendikal Gelişmeler Doğrultusunda Alınacak Önlemler" konulu ve 2010/2 sayılı Başbakanlık Genelgesinin (3) numaralı fıkrasında; "Kamu çalışanlarının kanunen bakmakla yükümlü olduğu özürlü aile bireyinin bakıma muhtaç olduğunun ilgili mevzuatına göre alınmış geçerli özürlü sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi kaydıyla bu durumdaki personele; özürlü aile ferdinin günlük bakımı için izin kullanımında gerekli kolaylık sağlanacak ve personel mesai saatleri dışındaki nöbet görevinden ve gece vardiyasından muaf tutulacaktır." hükmü yer almaktadır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun "Tanımlar" başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (10) numaralı bendinde, "Bakmakla yükümlü olduğu kişi: Bu Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) ve (2) numaralı alt bentlerinin dışında kalan genel sağlık sigortalısının, sigortalı sayılmayan veya isteğe bağlı sigortalı olmayan, kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olan;
a) Eşini,
b) 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim veya 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununda belirtilen aday çıraklık ve çıraklık eğitimi ile işletmelerde meslekî eğitim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim görmesi halinde 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocukları ile yaşına bakılmaksızın bu Kanuna göre malûl olduğu tespit edilen evli olmayan çocuklarını,
c) Geçiminin sigortalı tarafından sağlandığı Kurumca belirlenen kriterlere göre tespit edilen ana ve babasını,
?
ifade eder" hükmü, 28/08/2008 tarihli ve 26981 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Genel Sağlık Sigortası İşlemleri Yönetmeliğinin "Tanımlar" başlıklı 4 üncü maddesinde, "Bakmakla yükümlü olduğu kişi: Kanunun 60 ıncı maddesinin
birinci fıkrasının (c) bendinin (1) ve (2) numaralı alt bentlerinin dışında
kalan genel sağlık sigortalısının, sigortalı sayılmayan veya isteğe bağlı sigortalı
olmayan, kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olan;
1) Eşini,
2) 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim veya 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî
Eğitim Kanununda belirtilen aday çıraklık ve çıraklık eğitimi ile işletmelerde
meslekî eğitim görmesi hâlinde 20 yaşını, yüksek öğrenim görmesi hâlinde 25
yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocukları ile yaşına bakılmaksızın bu Kanuna
göre malul olduğu tespit edilen evli olmayan çocuklarını,
3) Her türlü kazanç ve irattan elde ettiği gelirinin asgari ücretin net tutarından
daha az olan ve diğer çocuklarından sağlık yardımı almayan ana ve babasını,
?.
ifade eder" hükmü yer almakta, 18/12/2009 tarihli ve 27436 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan "Kamu Personelinin Genel Sağlık Sigortası Kapsamına
Alınması Hakkında Tebliğ"nin 6 ncı maddesinin (3) numaralı fıkrasında ise,
genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişilerin kimler olduğu
ve bakmakla yükümlü olunan kişilerde aranan şartlar belirtilmektedir.
Yukarıdaki açıklama ve hükümler çerçevesinde, bahsi geçen personelin sigortalı
olan özürlü babası 5510 sayılı Kanun gereğince ilgilinin bakmakla yükümlü olduğu
kişiler arasında bulunmamakla birlikte, 2010/2 sayılı Başbakanlık Genelgesinin
(3) numaralı fıkrasında yer alan "kanunen bakmakla yükümlü olduğu özürlü
aile bireyi" ibaresinden kamu çalışanlarının sigortalı olan özürlü
eşi, erkek ve kız çocuğu ile anne ve babasının da anlaşılması gerektiği; söz
konusu kişilerin sigortalı olması sebebiyle 5510 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat
gereğince "bakmakla yükümlü olduğu kişi" kapsamına girmediğinden
mezkur Genelge hükmünün uygulanamayacağı görüşünün söz konusu Genelge hükmünün
amacına aykırılık teşkil edeceği düşünüldüğünden, Genel Müdürlüğünüz personeline
bahsi geçen Genelge hükmünün uygulanması gerektiği mütalaa edilmektedir.