Yönetim kurulu üyelerinin memur statüsü hakkında

233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6 ve 8 inci maddelerine göre atanan yönetim kurulu üyelerinin 657 sayılı Kanunun 4/A maddesinde tanımlanan memur kapsamına girip girmediği hususundaki ilgi yazınız incelenmiştir.

Bilindiği üzere, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6 nci maddesi, teşebbüs yönetim kurullarının ne şekilde teşekkül ettirileceğini ve atamaların nasıl yapılacağını, 7 nci maddesi ise yönetim kurullarına atanacak üyelerin niteliklerini düzenlemiştir. Aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesinin 1 inci bendinde "Yönetim kurulu üyelerinin görev süresi üç yıldır. Görev süresi sona erenler tekrar atanabilirler. Atandıkları usule göre görevlerinden alınabilirler." hükmü yer almaktadır. Bu hükümden de anlaşılacağı üzere yönetim kurulu üyeliği sürekli bir görev olmayıp, belli süre için atama yapılan bir görev niteliğindedir.

Diğer taraftan, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 34 üncü maddesinin (a) bendinde "Teşebbüslerde, bağlı ortaklıklarda ve bunları temsilen iştiraklerde teşebbüs mensupları ile kamu görevlilerinden ve dışarıdan atanan veya seçilen bütün yönetim ve danışma kurulu başkan ve üyeleri, denetçi ve tasfiye kurulu üyelerine, her yıl Yüksek Planlama Kurulun'ca belirlenen miktarda aylık ücret ve diğer ödemeler yapılabilir" hükmünü getirilmiştir. Aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (b) bendinde 657 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı personelin unvanlarının bu Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı cetvelde gösterildiği belirtilmekte, (I) sayılı cetvelde sayılan unvanlar arasında ise yönetim kurulu üyeleri bulunmamaktadır.

Bu itibarla, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6 nci maddesine göre atanan yönetim kurulu üyelerinin belli süreli atanmaları, belli süre sonra görevlerinin sona ermesi ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı cetvelde sayılan unvanlar arasında yer almamaları sebebiyle, statü hukukuna tabi olarak asli ve sürekli görev yapan ve 657 sayılı Kanunun 4/A maddesinde sayılan memurlar kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı mütalaa edilmektedir.