Aylıksız izin verilmesi

Kamu görevlisinin sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçildiğine ilişkin belgenin; ilgili kamu görevlisi, sendika veya konfederasyon tarafından idareye bildirilmesi gerektiği, bildirimin yapılmasının kamu görevlisinin, kurumuna aylıksız izin talebine ilişkin yazılı olarak müracaatta bulunabileceği, ilgili sendika tüzüğüne göre bahse konu yönetim kurulu üyesinin aylıksız izne ayrılmasının mümkün bulunmadığı hk.


Kanun / Madde(ler) 4688 / 18 Tarih : 17/01/2011
Kaynak 32 sayılı bülten 189. sayfa

Sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçilen ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun 18 inci maddesi kapsamında aylıksız izne ayrılmak isteyen yöneticilerin, seçildiklerine dair belgenin kurumlarına bildiriminin ve aylıksız izine ayrılma taleplerinin, yönetim kurulu üyesi adına sendika veya konfederasyon tarafından yapılıp yapılamayacağı hususunda tereddüde düşüldüğünü belirten ve konuya ilişkin Başkanlığımız görüşünü talep eden ilgi yazı incelenmiştir.

İlgi yazıda; Başkanlığımızın 22/04/2003 tarihli ve 5953 sayılı görüşü çerçevesinde, kamu görevlisinin sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçildiğine ilişkin belgenin; ilgili kamu görevlisi, sendika veya konfederasyon tarafından idareye bildirilmesinin mümkün olduğu belirtilmiş, ancak bazı kamu işverenlerinin, aylıksız izin başvurusunun personelin kendisi tarafından yapılması gerektiği, aksi takdirde izin kullandırılamayacağı yönünde genelgeler yayımladığı ifade edilmiştir.

Bilindiği üzere, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun "Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi" başlıklı 18 inci maddesinin 4 üncü fıkrasında; "Sendika veya konfederasyonu ilk genel kurula kadar sevk ve idare edecek yönetim kurulu üyeleri, genel kurulda yönetim kuruluna seçilenler ile sendika şube yönetim kurulu üyeleri seçildikleri tarihten itibaren durumlarını en geç otuz gün içinde kurumlarına yazılı olarak bildirirler. Söz konusu yöneticiler seçildikleri tarihten itibaren otuz gün içerisinde sendika tüzüğünde belirtilen hükümlere göre, ayrıca yazılı talepte bulunmaları halinde bu görevleri süresince aylıksız izine ayrılırlar. Talepte bulunmayanlar ise kurumlarındaki görevlerine devam ederler. İzine ayrılmayan yönetim kurulu üyeleri haftada bir gün kurumlarından izinli sayılırlar." hükmüne yer verilmiştir. Bu hükümden, aylıksız izne ayrılmak için, "söz konusu yöneticilerin" durumlarını en geç otuz gün içinde kurumlarına yazılı olarak bildirmelerinin şart olduğu açıkça anlaşılmaktadır.

Diğer taraftan, 12/01/1983 tarihli ve 17926 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Devlet Memurlarının Şikayet ve Müracaatları Hakkında Yönetmelikte; Devlet memurlarının, kurumları ile ilgili resmi ve şahsi işlerinden dolayı müracaat hakkına sahip olduğu ve bu müracaatların söz veya yazı ile en yakın amirden başlanarak yapılacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla, sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçilenler için aylıksız izin başvuru işlemi, kamu görevlilerinin seçildiklerine dair belgenin bildirimi ile değil, kamu görevlilerinin yukarıda zikredilen Yönetmelikte öngörülen usul ve esaslar çerçevesinde yapacakları müracaat ile başlamaktadır. Çünkü yapılan bu bildirim, aylıksız izne ayrılmaya ilişkin müracaatı değil, aylıksız izne ayrılma talebinin gerekçesini oluşturmaktadır.

Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, 4688 sayılı Kanunun 18 inci maddesine dayanılarak, sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçilenlere aylıksız izin verilebilmesi için;
- Kamu görevlisinin sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçildiğine ilişkin belgenin; ilgili kamu görevlisi, sendika veya konfederasyon tarafından idareye bildirilmesi,
- Bu bildirimin yapılmasının ardından sendika veya konfederasyon yönetim kurulu üyeliğine seçilen kamu görevlisinin, kurumuna aylıksız izin talebine ilişkin yazılı olarak müracaatta bulunması,
- İlgili sendika tüzüğüne göre bahse konu yönetim kurulu üyesinin aylıksız izne ayrılmasının mümkün bulunması,
- Yapılan müracaatın ilgili kurum tarafından şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği açısından değerlendirilerek kabul edilmesi,
gerektiği mütalaa edilmektedir.